İçimde Bir Roman Saklıyormuşum

Ölmeden Önce İzlenmesi Gereken Filmlerden

Konusu: Gözlerindeki Sır'da, ülkenin en önemli mahkemelerinden birinde yıllarca sorgu müfettişliği yapan Benjamin Esposito, görevini bırakarak inzivaya çekilmeye karar vermiştir. Bu süreçte, görev yaptığı süre boyunca kendisini oldukça etkileyen bir vakayı kaleme alıp romana çevirmeyi planlamaktadır. Yaklaşık otuz yıl önce işlenen bu vahşi tecavüz ve cinayet vakasıyla ilgili detayları yeniden hatırlamaya başlayan adam tekrar bu dava üzerinde çalışmaya ve bu üstü kapanmış suçu aydınlatmaya karar verir. Belge ve bulguları yeniden inceleyebilmek için ilk adım eski çalıştığı yere geri dönmektir. Esposito için bu süreç adaletin ve vicdan kavramının acı gerçeklerinin su yüzüne çıktığı bir yolculuğa dönüşür.
Arjantin sinemasının son dönemde çıkardığı en iyi iş olan yapıt, aynı yıl En İyi Yabancı Film dalında Oscar'ı kazanıp, çeşitli festivallerden de onlarca ödülle geri döndü. Arjantin sinemasından çıkan yetenekli yönetmenlerden biri olan Juan José Campanella tarafından yönetilen film, özellikle meşhur tek plan çekilen 'stadyum sahnesi' ile hafızalara kazınır.
Etkilendiğim Sahneler:
Bu filmde tahayyül edemeyeceğiniz bir sevgiye şahit olacaksınız. Karısını kaybettikten sonra suçlunun yakalanması ve ceza alması için elinden geleni yapan, suçlunun serbest bırakılmasından sonra ise hayatını tehlikeye atarak elinden geleni yapan bir erkek. Bir insan tutkusundan asla vazgeçmez.
Bunun yanısıra her yerde adaletin hukuki yollardan yerini bulamadığı gerçeğiyle hayal kırıklığına uğrayacaksınız.
Filmde benim aklıma kazınan iki sahne var, tabii bunlar her zamanki gibi duyguların çok etkileyici bir şekilde anlatıldığı sahneler. 😉 Bunlar Benjamin'in, bugüne kadar hiç görmediği sevgiyi tarif ettiği ve Irene'nin kitapta inandırıcı olmadığı yerleri anlattığı ama duygularının gerçek olduğunu kendisinden ve Benjamin'den gizleyemediği sahneler.

Birincisi; Eşine tecavüz edilip, öldürülen adamın karısına olan sevgisinin Sorgu Müfettişi Benjamin Esposito tarafından anlatıldığı sahne.
- Katili bulmak için her gün istasyon istasyon dolaşıyor, hem de her gün. Nasıl bir aşk olduğunu tahayyül edemezsin, çok etkileyici. Sanki karısının öldüğü gün, bu adam için zaman sonsuza dek durmuş gibi. Anlıyor musun? Gözlerini bir görmeliydin Pablo. İçlerinde aşkın en saf hali var. Öyle bir aşkı tahayyül edebiliyor musun? Hiçbir gücün aşındırıp da eskitemediği bir aşk.

İkincisi ise; Birbirlerini seven ama duygularını bir türlü birbirine açamayan Benjamin ile şefi Irene Menendez Hastings arasındaki konuşmaların olduğu sahne. Benjamin bu cinayet hakkında bir kitap yazar, Irene ise kitabın şu kısmını gerçekçi bulmaz.
- İnanılır değil mi?
- Hayır Benjamin...Mesele şu ki ...adamın Jujuy'a gidişinde tren istasyonunda yaşananlar.
- Sorun ne?
- Kadının dünyası yıkılmış gibi ağlaması... Peronda hayallerinin erkeğinin ardından koşması... Tren camının üzerinden tek varlıkmış gibi ellerini birleştirmeleri... Kendini sıradan ve sevgisiz bir ömrün beklediğini bilir gibi itiraf etme cesaretini hiç gösteremediği aşkını ilan etmek için neredeyse raylara düşüşü... Başka hiç kimseyi sevmemesi.
- Böyle oldu. Öyle değil mi?
- Eğer böyle olduysa... neden beni de yanında götürmedin? Budala.

Bir diğer sahne ise; Irene'nin katilin suçlu olduğunu ortaya çıkarmak için gösterdiği çaba, gerçekten çok zekice.

Gerçek hayatta böyle sevgiler olur mu dersiniz bilmem, çok sevilmeniz dileğimle...

Filmi izlemek isteyenler için:




YORUM BIRAK

Daha yeni Daha eski