Mandela - Özgürlüğe Giden Uzun Yol, ölmeden önce izlenecek filmler arasında. Gerçek hayat hikayesi olması filmi benim gözümde daha değerli kılıyor. Mandela'nın neleri başardığından kısaca bahsedelim: Dünyanın en saygı duyulan devlet adamlarından biri olan Mandela, Güney Afrika'da ırk ayrımcılığına dayalı rejimi (apartheid) yıkarak yerine tüm ırkların eşit şekilde temsil edildiği bir demokrasi getirmek için verilen mücadeleye önderlik etti.
Afrika ve Beyazlar arasındaki ilişkiyi anlamak için Alex Haley'in Kökler kitabını okumanızı tavsiye ederim. Biraz kalın lakin merakla okuyup kısa sürede bitireceğinizi düşünüyorum, benim gibi ;)
Konusu:Güney Afrika'nın efsaneleşen özgürlük savunucusu Nelson Mandela'nın yaşamını kronolojik biçimde takip eden film, Mandela'nın bir taşra kasabasındaki çocukluğundan başlayarak, Güney Afrika'nın demokratik seçimlerle iş başına gelen ilk başkanı olmasına kadar geçen sürecini beyazperdeye taşıyor. Mandela, henüz genç bir hukuk öğrencisiyken, politikaya duyduğu büyük ilginin sonucunda Güney Afrika'da demokrasinin en önde gelen savaşçılarından biri olur. 1964 yılında çarptırıldığı hapis cezasıyla birlikte kontrol altına alınsa da 27 yılın ardından özgürlüğüne kavuştuğunda mücadelesine devam eder. 1993 yılında Nobel Barış Ödülü'ne layık görülen Mandela, bir yıl sonra ülkenin ilk siyahi başkanı olarak göreve gelir.
Yönetmenliğini Justin Chadwick'in üstlendiği ve William Nicholson'ın senaryosuyla çekilen filmin başrolü başarılı aktör Idris Elba'ya ait. Filmin kadrosunda Naomie Harris, Robert Hobbs ve Mark Elderkin gibi isimler de yer alıyor.
Yine sizlerle etkileyici konuşmaları paylaşmak isterim:
Şiddet uygulayan ve siyahları sırtından vuran beyazlar için: Beyaz üstünlüğünü korumak için gösterilen ümitsiz çabaların trajik sonucu.
Mandela mahkemede kendini savunurken ve sonrasında dava arkadaşıyla olan konuşması:
- Efendim, sanık sandalyesine oturması gereken ben değil hükümettir. Suçsuz olduğumu ifade ediyorum. Devlet resmi olarak kanunen uygun olan en ağır cezayı isteyeceğini bildirdi. Ki o da ölüm. Elimizdeki en iyi şans, cezaların güvenilirliğine saldırmak.
- Her gerçek dışılığa şüphe ediyoruz, her suçlamaya itiraz ediyoruz. Suçlu kararı vereceklerini düşünüyoruz, ancak ölüm cezasını engelleyebiliriz.
- Anlaştık mı?
- Anlaştık.
- Öyleyse mutlu olun. Gülümseyin. Bu, halkımız için yapacağımız en büyük iyilik olabilir.
Mandela'yı özgür bırakırlarken:
Bay De Klerk, halkınız ömrümün yarısını aldı ve beni uzun zamandır terk edilmiş bir eve ve bensiz büyüyen bir aileye yaşlı biri olarak döndürdü. Şu anda benim tarafımda olmanızı istemem. Özgürlüğümü sizin verdiğinizin söylenmesini istemem. Sadece kapıyı açın ve gitmeme izin verin.
Savaş isteyen kadına cevaben:
Önümüzde tek bir yol var. O da barış. Duymak istediğiniz şeyin bu olmadığını biliyorum. Ama başka yol yok. Ben sizin önderinizim. Ve önderiniz olduğum sürece size önderlik edeceğim. Önderiniz olduğum sürece yanlış düşündüğünüzde size daima söyleyeceğim. Ve şimdi diyorum ki yanlış düşünüyorsunuz. Ben bu mücadeleye ömrümü verdim. Ölmeye hazırım. 27 yılımı hapiste geçirdim. Ancak şu anda diyorum ki onları affettim. Ben onları affedebiliyorsam sizler de affedebilirsiniz. Bizler savaşı kazanamayız. Ama seçimi kazanabiliriz. Öyleyse, halkım! Evlerinizde kalın.
Filmin sonu, Mandela hayatını değerlendirirken:
Özgürlüğe uzun bir yol yürüdüm. Bu, ıssız bir yol ve henüz bitmedi. Biliyorum ki ülkem nefretin toprakları olmak için yaratılmadı. Kimse renginden dolayı başkasından nefret ederek doğmaz. İnsanlar nefret etmeyi öğrenir. Sevmek öğretilebilir. Çünkü sevgi insanın kalbine çok daha doğal gelen şeydir.
İyi seyirler
İyi seyirler
İzlemek isteyenler için: hdfilmcehennemi2.org/mandela-ozgurluge-giden-uzun-yol-izle.html
Yorum Gönder