Erma Bombeck, kanser nedeniyle ölmeden önce bu yazıyı yazmış.
Hayatımı yeniden yaşayabilseydim eğer,hastayken yatağa girer dinlenirdim.
Ben olmadığım zaman, her şey kötüye gidecek diye düşünmezdim.
Gül şeklindeki pembe mumu saklamaz yakardım.
Daha az konuşur, ama daha çok dinlerdim.
Yerler kirlense, masa örtüm lekelense bile daha çok arkadaşımı akşam yemeğine davet ederdim.
Oturma odasında Kitap okurken, patlamış mısır yer. Yerler leke olacak diye korkmazdım. Bana gençliğini anlatmaya çalışan dedeme daha çok vakit ayırırdım. Kocamın sorumluluklarını daha çok paylaşırdım.
Saçım bozulmasın diye, arabanın camının açılmasını önlemezdim.
Eteğimin lekelenmesine aldırmadan çimlere otururdum.
Doğayı seyrederken daha az, hayata bakarken daha çok ağlar ve gülerdim. Ömür boyu garantilidir denilen hiçbir şeyi satın almazdım.
Hamileliğimin bir an önce sona erip, doğum yapmayı dilemek yerine, hamile olduğum her anın tadını çıkarır ve içimde bir canlı taşımanın ne kadar harika olduğunu fark ederdim. Bu o kadar nadir bir olay ki, bu Allahin bir mucizesi
Çocuklarım beni öpmek istediklerinde, asla "önce git ellerini yüzünü yıka" demezdim. Onlara daha çok "seni seviyorum", ondan da daha çok "özür dilerim" derdim.
Ama başka bir hayat verilseydi en çok yapacağım şey; her dakikasını değerlendirmek olurdu.
Dikkatle bak...Gerçekten gör... Yaşa...Vazgeçme...
Küçük şeyler için şikayet etmekten vazgeç.
Bana benzemeyenler, benden daha çok şeye sahip olanlar ve kimin ne yaptığı beni ilgilendirmezdi.
Bunun yerine, ilişkilerimi güçlendirmeye çalışırdım.
Sahip olduğunuz ruhsal, fiziksel ve duygusal her şey için şükredin.dua edin yaratıcımızın bize verdiklerini hatırlayın tefekkür edin Allahın emirlerine uyun Allaha isyan etmeyin
Tek bir hayatınız var ve bir gün sona eriyor.ve ahiretimiz bu dünyadaki yapacaklarimızla güzelleşir
Umarım her gününüzü değerlendirirsiniz.
Alıntı
Yorum Gönder