Ya Rab bana eşyayı altı cihetinden de göster. (Bayrami tac-ı şerifi, Hz. Pir'in bu duasının yansıması gibi altı dilimlidir.
İnsanların pek çoğunda o malı veren Allah'a değil de o servete ve o mala güvenmek gibi bir acayiplik vardır.
Bir yere bağlı olanlar varacakları yere varamazlar.
Gözünün doyması için de gözünü hakiki manzaralra çevir, bakılması layık olan şeylere çevir.
Filozoflar, dikkat buyurulursa hep birbirlerini nakzederler, yani yalanlarlar ve hep birbirlerine aykırı şeyler söylerler. Onun filanca tarafı eksik, berikinin falanca tarafı eksik gibi... Halbuki mutasavvıflar hep birbirlerini tamamlarlar. "Onunki öyle güzel, benimki böyle güzel, ötekinininki öyle güzel." derler. O ona, o ona, "Doğrudur, yanlış değildir; ona oradan buna buradan tecelli etmiş." derler. Dolayısıyla nakz -yalanlama yoktur.
İnsanın Hakk'a ulaşmasındaki en büyük engel benliktir, "ben" demektir.
Uçmak aşka semboldür, konmak akla... Aklı, akılla kurban etmeyen aşka eremez.
Hz. Peygamber buyurdu ki: "Eğer ilahtan cennet istiyorsan başka bir kimseden en ufak bir şey isteme."
Hz. Yusuf'un yünden veya pamuktan yapılmış ve giyilemeyecek hale geldikten sonra atılacak olan gömleği, Hz. Yakub'un gözlerini açıyor da; Resul-i Ekrem Efendimiz (as) kullandığı bir eşya değil, kendi vücudundan (ve elbette zat-ı şerifine özel DNAsını da taşıyan) velev ki bir kıl dahi olsa -bir parça niçin bu sakal-ı şerif ziyaretini yapan kişinin gönül gözünü açmasın?
Sema, celal sahibi Rabbin bir ululuk göstergesi olmanın yanısıra kişiyi Hak yolunda Hakk için avlamak üzere bir av kulu gibidir. Sema ancak hal sahibi olan kişilerin kalp temzileyicisidir. Sema, gerçekleri örten ve gerçeklerden kaçan ve her şeyi inkar etmeyi mezhep edinenler için yasaktır, haramdır. Sema, ancak aşkı kendine mezhep edinenlere helaldir.
Alemde ne varsa aşkta vardır.
Dinle Neyden, Ömer Tuğrul İnançer, Sufi Kitap
Yorum Gönder