Sultan Osman'ın Katlinin Yankıları
Sultan Osman'ın katli üzerine İstanbul'da kapıkulları, sipahi bbölükleri ve yeniçeri, suçu üzerlerinden atmaya çalışıp devlet içinde gerçek iktidar sahibi oldular. Fakkat asıl tepki Anadolu'da kendini gösterdi. Anadolu'da sekban ve sarıcalar, İstanbul'da iktidarı zapteden kapıkullarına karşı ayaklandı. Abaza Mehmed Paşa emrinde isyan bayrağını kaldırdılar. BU isyanı bastırmak devleti yıllarca uğraştırdı. Abaza Mehmed Paşa Anadolu sekbanlarıyla Erzurum Kalesi'nde İstanbul'un gönderdiği ordulara yıllarca karşı koydu. Bu müacdeleyi bazı tarihçiler (İ. H. Danişmend ve Mustafa Akdağ) Anadolu Türklüğünün, İstanbul'a hakim devşirme kapıkullarıyla mücadelesi şeklinde yorumlanır.
***
Kösem Sultan: İç Savaş Dönemi (1623 -1632)
I. Mustafa'nın tahttan inidirlmesi için çağdaş tarihçilerin gözlemleri, dönemin genel koşullarını iyi yansıtır. Sultan Mustafa derviş gibi bir meczub, aklen devlet işlerini göremeyecek halde, özellikle asker gruplarını otoritesi altında tutmaktan aciz, bu yüzden anarşi çıkaranların hakkından gelemez. Vezirler ve ulema ittifakıyla Sultan Mustafa tahttan indirildi ve Sultan Kösem vesayetinde Sultan Murad tahta çıkarıldı.
***
Veziriazamın Kösem'e "benim devletlü efendim" hitabı ilginçtir.. Kösem devlet, egemenlik sahibi sayılmaktadır. Vezir, ava Kösem'in katılmasını tabsiye ile bundan zevk almasını umut etmekte. Bu belgede önemli nokta şudur: Kösem, Arz Odası'nda oğlu padişahla beraber olmak, vezirlerin ve öteki devlet görevlilerinin arzlarını dinlemek isteğindedir. Kösem'in, oğlu çocuk padişahı yanından ayırmamaya önerdiği anlaşılmaktadır. Fakat, veziri azam bunun kanuna aykırı olduğunu belirtir Veziriazamın Kösem'e bağlılığını ifade eden notu ilginçtir: "Ben kulun halis ve muhlis kulunum, istememe ki bir an birbirinizden ayrılasız."
***
Abaza Mhemet Paşa İsyanı (1623-1628)
Karşı tarafta Abaza, Kayseri-Sivas bölgesindeki Yörük Türkmen aşiretlerinden yardım istedi (sonraları Sultan Murad onlardan öc alacaktır).
Serdar Hafız Paşa'nın Bağdad Seferi
Bağdad Seferi döüşünde HafızAhmed Paşa şikayetlerini şu beyitlerle anlatmaya çalıştı:
Cenkte hempamız olup baş verir almağa
Arsa-i 'alemde bir merd-i hünevvver yok mudur?
Sultan Murad şu cevabı yazmış:
Hafız-i Bağdad'a imdad itmeğe er yok mudur?
Bizden istimdat idersin sende asker yok mudur?
Rüşvet ile cünd-i İslami perişan eyledin
İşitilmez mi sanursun bu haberler yok mudur?
Hafız Ahmet abdest almış bekliyordu. Darussaade'den çıkıp padişahın yanına geldi. "Padişahım bin Hafız yoluna feda... beni şehid etsinler" deyip duasını okuyarak zorbalara teslim oldu. Padişah elindeki mendili yüzüne kapadı; gözyaşlarını tutamamıştı.
Osmanlı hanedanında naiblik kurumu yoktur. Fakat 4. Murat'ın çocukluk döneminde (1623-1632) devlet işlerini oğlu adına doğrudan doğruya yürüttüğünü, kendisine veziriazamın arzlarında "devletli" diye hitap edildiğini Topkapı Sarayı belgeleri kesinlikle ortyaa koymaktadır. Kösem Mahpeyker'i Valide Sultanlar sıralamasının dışında, Osmanlı tarihinin kritik bir evresini yönlendiren Büyük Valide konumununda görmemizi gerekitiriyor.
Osmanlı Tarihinde Efsaneler ve Gerçekler, Halil İnalcık, Kronik Yayınları
Yorum Gönder